Deniz fenerinin izbe kulesinde nöbet tutan Erkin, yalnızlığın sükunetiyle sarılmış, otuzlu yaşlarının ortasında bir erkektir. Kredi borçlarına batmış olan Erkin’in monoton günleri, dedesinin vefat haberiyle bir anda altüst olur. Hemen huzurevindeki dedesinin yanına giden Erkin, beklenmedik bir görevle karşılaşır. Dedesi, yıllar önce kalbini kırdığı kardeşi Koray ve eski nişanlısı Merve’ye karşı samimi bir özür dileme görevini Erkin’e vermiştir. Kredi borçlarından kurtulma umuduyla, Erkin, geçmişteki hataları telafi etmek amacıyla bu zorlu göreve soyunur. Ancak bu süreç, sadece aile içi ilişkilerin düzeltilmesiyle sınırlı kalmaz; aynı zamanda Erkin’i beklenmedik bir maceranın içine çeker. Kendisini hem duygusal hem de fiziksel anlamda büyük bir sınavın içinde bulan Erkin, geçmişin izlerini silmek ve kendi içsel deniz fenerini yeniden inşa etmek için kararlı bir şekilde ilerler.