1933 yılında, dünyaca tanınmış bir bilim insanı olan Albert Einstein için Adolf Hitler’in iktidara gelmesi ve Yahudi karşıtı politikalarının yükselmesi büyük bir tehdit oluşturuyordu. Einstein, Almanya’da artan baskılar altında yaşamak zorunda kaldı ve ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Ancak, bu kaçış sadece kişisel güvenliği için değil, aynı zamanda bilimin ve akademik özgürlüğün savunulması için kritik bir öneme sahipti. Einstein, Nazi rejiminin gözleri önünden kaçmak için çeşitli stratejiler geliştirdi. Uluslararası tanınırlığı ve bilimsel ünü, ona farklı ülkelerde güvenli limanlar bulma imkanı verdi. Ancak, sürgünde olduğu süre boyunca sadece kendi güvenliği için değil, aynı zamanda bilimin özgürlüğü için mücadele etti. Bilimin baskı altına alınmasına ve sansürlenmesine karşı durdu, bilim insanlarının özgürce çalışabilmesi için çaba harcadı.