Kenar mahallelerin sıkışık sokaklarında, umutsuzluğa karşı direnen Ian ve babası, sanki kendi destansı hikayelerinin kahramanları gibi yaşamaktadırlar. Ian, asi ve bağımsız bir ruha sahip genç bir adam olarak nitelendirilebilir. Zorlukların üstesinden gelme konusunda cesurca adımlar atan Ian, kendi başının çaresine bakmayı prensip edinmiş bir karakterdir. Ancak Ian’ın asıl dikkat çekici özelliği, sıra dışı bir yeteneğe sahip olmasıdır. Zihinleri görsel yanılsamalarla manipüle edebilme yeteneği, Ian’ı ve babasını yaşam mücadelesinde bir adım öne çıkarır. Bu yeteneklerini, çeşitli kurnazca hilelerle geçimlerini sağlamak için kullanırlar. Ancak Ian’ın bu yeteneği zamanla duyulmaya başlar ve bir şekilde bu güç başkalarının dikkatini çeker. Ian’ın yeteneğini keşfedenler arasında, karşıt iki grup bulunur. Bir grup, Ian’ın yeteneğini kendi çıkarları doğrultusunda kullanmak isterken diğer grup ise onu kontrol altına alıp kendi amaçları için kullanmak istemektedir. Ian ve babası, bu karşıtlıkların içinde sıkışıp kalırlar. Artık sadece hayatta kalmak için değil, aynı zamanda özgürlüklerini ve kimliklerini korumak için mücadele etmek zorundadırlar.