Gündüzleri bile insanları tedirgin eden bir hava hakimdi New York’un sokaklarında. Şehrin her köşesinde, bir psikopatın dehşet saçtığı fısıldanıyordu. Gecenin karanlığı, bu korkunun daha da derinleşmesine sebep oluyor, insanların kalplerine işleyen bir huzursuzluk yaratıyordu. Dedektif Ray Archer ve suç profili uzmanı Wil Ruiney, bu acımasız cinayetleri durdurmak ve şehri yeniden huzura kavuşturmak için zamana karşı yarışıyorlardı. Katil, çocukluk oyunu olan adam asmaca’yı, kurbanlarına karşı korkunç bir oyun haline getiriyor ve her bir cinayeti ile şehrin üzerinde karanlık bir iz bırakıyordu. Her yeni cinayet, dedektifleri karmaşık bir bulmacanın içine çekerken, katil geride hiçbir iz bırakmamakta ustalaşmıştı. Archer ve Ruiney, bu psikopat katilin izini sürerken, her adımda daha karmaşık ve çözülmesi zor bilmecelerle karşılaşıyorlardı. Şehirde yayılan korku, halkı paniğe sürüklerken, olaya müdahil olan cesur bir gazeteci, gerçeği açığa çıkarmak için kendi hayatını tehlikeye atarak dedektiflere katılır. Gazeteci, katilin peşinde bir avcı gibi iz sürerken, toplum üzerindeki bu korku dalgasını dindirmek için bir umut ışığı olmaya çalışır. Her adımında daha da derinleşen bu korku dolu hikayede, gazeteci ve dedektifler, zamana karşı bir yarışa girer ve katilin karanlık zihin dünyasını çözmeye adım adım yaklaşırlar. Bu ölümcül oyunun sonunu getirmek için cesaret ve kararlılıkla mücadele eden gazeteci, kendi hikayesini yazarken, şehrin üzerindeki karanlık perdeyi aralamak için elinden geleni yapar.