Roma’nın mistik atmosferinde, Leyla ve Kerem’in birbirlerine “evet” demesi, sadece bir düğün değil, aynı zamanda bir başlangıcın da işaretiydi. Ancak bu başlangıç, Leyla’nın ailesiyle tanışma serüveniyle tam anlamıyla bir sınav olacaktı. Leyla’nın övgü dolu anlatımları, Kerem’i büyülerken, gerçeklerle yüzleşme vakti geldiğinde, beklediği manzaradan çok farklı bir tablo karşısında bulacaktı kendini. Leyla’nın ailesi, adeta bir masal kahramanlarının topluluğuydu. Babası maceraperest, kardeşi dolandırıcı, halası büyücüydü. Kerem, bu renkli aileyi tanımaya başladıkça, kendi hayatının ne kadar sıradan olduğunu fark etti. Ancak bu farkındalık, onu beklenmedik ve fantastik maceraların içine sürükleyecekti. Kerem, içindeki heyecan ve merakla, bu yeni dünyayı keşfetmeye hazırdı.