Kuzey Kore’nin karanlık labirentlerinden kaçan Loh Ki Wan, özgürlük ve umut arayışında bir yolculuğa çıktı. Pek çok zorluğun üstesinden gelerek nihayetinde Belçika’nın kapılarını araladı. Burada, yeni bir başlangıç yapma niyetiyle hareket etti. Çünkü artık sıkıntılı geçmişinden arınmış bir hayat istiyordu. Annesinin rehberliğiyle Belçika’ya ayak bastı, ancak kalıcı bir yerleşim için mülteci statüsüne ihtiyacı vardı. Bu süreçte, geçmişteki karanlık izlerle yüzleşmek zorunda kaldı. Bir gün, Belçika’nın topraklarında Marie ile karşılaştı. İlk başta aralarında bir gerginlik olsa da, zamanla birbirlerine yakınlaştılar ve beklenmedik bir aşk doğdu. Bu yeni ilişki, Loh Ki Wan ve Marie’nin hayatlarını kökten değiştirecek ve ikisinin de yeniden doğuşuna vesile olacaktı.