Savaşın karanlık bulutlarının Avrupa’yı kapladığı dönemlerde, genç Filip’in yaşamı, bir lüks otelin ihtişamlı atmosferinde sürmektedir. Polonya kökenli bir Yahudi olarak, kimliğini saklamak zorunda kalan Filip, bu göz kamaştırıcı otelde garson olarak çalışmaktadır. Etrafında güçlü ve etkileyici kişiler, cazibeli kadınlar bulunur; hayatı lüks ve konfor içinde geçmektedir. Ancak, savaşın acımasız gerçekleri bu parlak yaşamın sınırlarını zorlamaktadır. Filip, savaşın derin gerilimlerinden kaçarken, lüks içinde bir hayat sürdürmektedir. Ancak savaşın koyu gölgeleri, Filip’in güvenli ve pırıltılı dünyasına yavaşça sızar ve bu yüzeysel hayatı tehdit eder. Kimliğini koruma çabası, gerçeklerle yüzleşme zorunluluğunu beraberinde getirirken, Filip, hem kimliğini saklamalı hem de savaşın acımasız etkilerinden kaçmak için büyük bir cesaret ve dikkatle mücadele etmelidir. Lüks ve zarafet içindeki bu yaşam, savaşın derin gölgeleriyle tehdit altındadır ve Filip, hayatını korumak için büyük bir savaş vermek zorundadır.