Flora, her ne kadar güçlü ve bağımsız bir kadın olsa da, oğlu Max ile olan ilişkisi gittikçe daha karmaşık bir hale geliyordu. Max, ergenlik döneminin getirdiği zorluklarla baş edemezken, karanlık yollara sapmaya başlamıştı. İkisi arasındaki çatışmalar giderek derinleşiyor, Flora oğlunu kurtarmak için çaresizlik içinde ne yapacağını bilemiyordu. Bir gün, Max’ın yasadışı bir olaya karışması ve polis tarafından yakalanmasıyla her şey daha da kötüye gitti. Polis, Max’a bir hobi edinmesini tavsiye etti, ancak Max bu tavsiyeyi ciddiye almadı. Flora, oğlunu bu çıkmazdan kurtaracak bir çözüm ararken, sokakta rastladığı eski bir gitar ona bir umut ışığı oldu. Max’a bu gitarı hediye ettiğinde, müziğin oğluna yeni bir başlangıç sunabileceğini umuyordu. Max, gitarla vakit geçirmeye başladıkça, müziğin içsel yaralarını sarabileceğini fark etti. Gitar, onun karanlık düşüncelerinden uzaklaşmasına ve kendini yeniden keşfetmesine yardımcı oldu. Müziğin iyileştirici gücü, sadece Max’in ruhunu değil, Flora ile olan ilişkisini de onardı. Bu süreç, onlar için yeni bir hayatın kapılarını araladı.