William Duncan, bir denizci olarak geçirdiği yılların ardından, şimdi bir intikam savaşçısına dönüşmüştür. Kızı vahşice öldürüldüğünde, hayatında artık adalet aramak neredeyse imkansız hale gelir. Kızı ve karısının ölümünden sorumlu tuttuğu suç ailesinin peşine düşmeye karar verirken, içindeki öfke ve intikam arzusu onu karanlık bir yola sürükler. Hedefine ulaşmak için cesurca hareket eder ve suçluya karşı uyguladığı şiddet, kısa bir tatmin sağlasa da, onu Rory Fetter ile karşı karşıya getirir. Fetter, kaybettikleri için acımasız bir intikam alma peşindedir ve bu durum, iki adam arasında kanlı bir çatışmaya yol açar. William, her yeni çatışma ile içindeki karanlığın daha da derinleştiğini ve intikam arzusunun nasıl bir yıkıma yol açtığını anlamaya başlar. Zamanla, kayıplarının ardından gelen boşluğun onu nasıl bir karanlığa sürüklediğini gözlemler. Nihayetinde, intikamın bedelinin ne kadar ağır olduğunu kavrayacak ve belki de bu yolda ilerlemenin yalnızca daha fazla acı getireceğini fark edecektir. İçsel çatışmalarla yüzleşmek zorunda kalırken, intikamın onu nereye götüreceğini sorgulamaya başlar.